Bir Katili Anlamak(Suç ve Ceza'nın felsefesi)

 GİRİŞ

Selam dostlar,Yine ben fakat uzun süredir yazmadığımı,yazma tempomu kaybettiğimi ve buralarda örümcek ağlarını bağlanmış. Bugün bu araya  herkesin bildiği klasik eserlerin başını çeken Dostoyevski'nin SUÇ VE CEZA eseriyle bu araya son vereceğim.Yazıda bir katilin beynine gireceğiz. İyi okumalar.

Kitap Hakkında

Kitap bize genç bir üniversite öğrencisi olan Raskolnikovu anlatarak başlar. Kitabın ana karakteri olan Raskolnikov Hukuk fakültesinde okuyan,tek başına yaşayan ve maddi problemler içerisindedir.Bu yüzden de Okulu yarıda bırakmıştır. Annesi ve kız kardeşi ile sık sık mektuplaşan Raskolnikov onlarında maddi sorunları olduğunu öğrenir. Kız kardeşinin sadece varlıklı olduğu için evleneceğini duyan Raskolnikov için bardağı taşıran son damladır. Bunların hepsini düzeltebilmek için bir planı vardır. Alt komşusu olan tefeci kadını öldürerek Onun değerli eşyalarını alıp kaçacaktı. Raskolnikov her gün cinayeti işlemenin neden mantıklı,gerekli bir eylem olduğunu kendine sorar.Eğer bu cinayet işlerse eline yüklü bir miktarda para geçecek,Üniversite hayatına devam edecek ve En önemlisi ise Ailesini yoksul durumundan kurtarabilirdi.İşin başka bir yanı ise tefeci kadın kötü bir insandır ve çevresine kötülük saçar.İçindeki muhasebesini yapan raskolnikov tefeci kadının yanına gider. Cesaretini toplayıp tefeci kadını baltasıyla öldürür. Öldürdükten sonra Raskolnikov için işer istediği gibi gitmez çünkü  Raskolnikov bu durumdan vicdan azabı duymaya başlar. Fakat bir sorun var Raskolnikov gibi zararsız gözüken biri böyle planlamış bir cinayeti nasıl işler. Bunu anlamak için Raskolnikovun motivasyonunu iyice anlamak gerekir.




Motivasyon ve Felsefe

Raskolnikov bir nihilisttir ve  bir makalesinde insanları iki başlık altında değerlendirir. Biri sıradan insanlar diğeri de olağanüstü insanlardır. Kitaba göre sıradan insanlar sistemin kölesi olan, birilerinin amacı için çalışırlar ve insanlara aşağılayıcı gözle bakmazlar. Olağanüstü insanlar ise kuralları baştan ortaya koyan insanlardır. Bu tip insanlar daha iyiye ulaşmak için şimdiyi yıkmak isterler. Hatta bu ideaları gerçekleştirmek her yol mübahtır seçeneğini de göze alırlar. Raskolnikov makalesinde olağanüstü insanlar hakkında şöyle der.Bu iyiliksever,Bu kurucu,yasa koyucu insanların çoğu kan dökücüdür.Toplum içinde sivrilmesi gerekenler ise birer suçlu olmak  zorundandır yoksa sivrilmelerine imkan yoktur.makalesinde ona göre olağanüstü insanlar suç işleme potansiyeli olmalıdır der.Olağan üstü insanların tabiatı ise kuralları yıkan,Yeni kural oluşturan bireyler olmalıdır ve bize şunu sorar Bir birey tabiatından dolayı yargılanabilir mi ? Cinayeti bu yazıyla okuyunca daha mantıklı geldi değil mi.Raskolnikovun ana amacı ne maddidir,ne de mavidir.Kendisininde olağanüstü insan kategorisinde olabileceğini kanıtlamak ister sadece .Ve idealleri için ne gerekiyorsa onu yapabileceğini göstermiştir bize.Fakat yazdığı makale ile kendisi bu noktada çelişir.Raskolnikov cinayetten sonra bambaşka bir ruh halini alır.Ve vicdan azabı çekmeye başlar

Vicdan Azabı

Cinayetten sonra Raskolnikovla alakalı bazı gerçekleri öğreniyoruz. Kendisinin cinayetten önce dayattığı motivasyon vicdan azabından büyük olamamıştır.Aksine Raskolnikov acı vermiştir. Kendisi makalesinde yazdığı Olağanüstü insanı olamamıştır. Çünkü olağanüstü insan vicdan azabı çekmez aksine o eşyaları da çalardı fakat Raskolnikov cinayeti işledikten sonra o cinayeti işledikten sonra eşyaları doğru düzgün çalamamış ve bir kaç gün yataktan çıkamamıştı o sıradan birisiydi ve her suç gibi bu suçta ortaya çıkacaktı.

Bedel ve Kurtuluş

Cinayetten sonra Raskolnikov suçunu itiraf ettiğinde ne annesine, ne kız kardeşine ne de soruşturma görevlilerine açıkladı. Suçunu Sonia adlı kötü yola düşmüş birine açıkladı. Sonia bu duruma çok üzülse de  sevgi ve merhamet göstermekten kaçınmaz ve bu acısından kurtulması ve bundan ders alması için ona  Yuhanna İncilinde  Geçen Lazarus'un hikayesini anlatır. Lazarus bir hastalıktan ötürü hayatını kaybetmiştir. Yakınları lazarus'un mezarında yas tutarken İsa oraya gelir ve Lazarus dirilir. İlk başta Raskolnikov bir ateist olduğu için  bu hikayeyi ciddiye almaz  fakat bu hikayede lazarus kendisini temsil eder. Lazarus bedeni temsil ederken, Raskolnikov ruhsal olarak yok olmuştu. Fakat her şeyin olduğu gibi bunun da bedeli vardı.Sonia şunu der

    Bir Dörtyol ağzına git insanları selamla,Yere kapan ve toprağı öp çünkü sen ona karşı da suç işledin ve bütün dünyaya karşı ben bir katilim diye bağır.

Bunları  bire bir yaptıktan sonra Raskolnikov bir emniyet yerine teslim olur ve suçunu anlatır. Raskolnikov hapse girer .Raskolnikov hapse girerken karışık duygular içerisindedir. Kendine duygu öfke ve yenilmişlik hissi ve hayal kırıklığı ve yabancılık hissettiği huzur duygusunu ister.

Son

Felsefi kurgu ve Klasiklerin başını çeken Suç ve Ceza kendinden sonra gelecek kitaplara da bir esin kaynağı olmuş bir kitaptır. Kitabın bize vermek istediği mesaj ben kimim sorusunun cevabı ,İnsanın tabiatını inkar etmesi ve Sorunlarımızdan kaçmayı Dostoyevski çok üst perdeden anlatmış. Raskolnikov'dan bir özellik bulmak çok kolay çünkü olmak istediğimiz kişi ve kendi kişiliğimiz arasındaki mücadeleyi benzersiz bir şekilde anlatmış ve Olmak istediğimiz kişi bizim tabiatımıza uygun değilse ve ona ulaşmaya çalışmak doğru mu ? ve olmak istediğimiz kişi için kendi tabiatımızı çiğneyip bunun cezasına hazırmıyız ?

  


Yorumlar

Popüler Yayınlar